8 Kasım 2015 Pazar

VAMPİRLER HAKKINDA ÖN BİLGİ

Vampir kültürü Babil’den kalan örneklere dayanır ve yüzyıllar boyunca değişimini inceleyen kapsamlı folklorik tarihsel araştırmalara konu teşkil eder. Kan emme ve öldükten sonra dirilme efsaneleri Orta Çağ’da yayıldı. 1200’lerde İngiltere’de Galli bir din adamı olan Walter Map bir vampirin bütün bir köy ahalisinin kanlarını emmek suretiyle öldürdüğünü iddia etti. Map’ın iddiasına göre köyde sağ kalan son kişi kılıcını çekip kana susamış cehennem yaratığının kafasını ensesine kadar ikiye bölmüş ve tehlikeyi sona erdirmişti.




VAMPİRLER HAKKINDAKİ RİVAYETLER
Sadece Hıristiyan Avrupa'da değil çeşitli toplumlarda vampir efsaneleri yaratıldı. Hindistan’da kimi kadınlar, uyurken kana susamış cinlerin saldırısına uğradıklarına inanırlar. M.Ö. 700 yılları civarında yazıldığı tahmin edilen, orijinali Sanskritçe’den pek çok dile ve yerel Lehçeye çevrilen bir öykü ve efsane koleksiyonu olan Vikram ve Vampir bu inanışa örnektir. 1001 Gece Masalları’nda dişi vampirlerle ilgili öyküler yer almaktadır. Yeni Gine’nin Camma kabilesinde Ovengua cini ya da Borneo adasındaki Dayak kabilesinde Buau adlı varlık da benzer inanışlara dayanan yaratıklardır.



İNSAN İÇİNDEKİ KARAKTERİSTİK ÖZELLİKLERİ
Vampirler belkide insan ırkı ile kararkteristik özellik bakımından rivayetlere bakılırsa organlarının işleyişi ve beslenme şekilleri bakımından bizden farklı yaratıklardır. Okunan bilinen en önemli rivayetlerden bitanesi ; gün işiğinda genellikle karanlık ortamları seçmeleri her ne kadar bizler gibi gözüksede sadece geceleri en belirgin karakterlerini göstermeye başlarlar. Irkları farklıdır ancak belkide insan ırkına benzeyişleri ve bu benzeyiş şekillerini çok iyi kullandıklarıda bilinir; ve bilinen en önemli rivayetlerden bitaneside sonuçta bi yaratık olduklarını belli etmeleri acıktıklarında bizlere göstermeyi başarırlar...



TÜRKLERİN VAMPİRE İNANIŞLARI

Türk folklorunda sık karşılaşılmasa da Batı’nın literatürlerine girmiş kayıtlar mevcuttur (Vampir-cadı bağlantısı ve kriminoloji kayıtlarına girmiş olan 1970’li yıllarda Cihangir vampiri gibi olaylar da yaşanmıştır)

1884’te Budapeşte Üniversitesi öğretim üyelerinden ve şarkiyat akademisinin kurucusu Profesör Arminius Vambery, özyaşamsal kitabı “Arminius Vambery : Yaşamı ve Maceraları”nda Türkler'deki bazı vampir inanışlarına da değinmektedir. Macar dilinin köklerini araştırmak amacı ile Orta Asya’ya kadar derviş kılığında yolculuk eden Vambery’e göre: “ Osmanlılar’da yaygın bir inanışa göre vampirler ağaç kovuklarında gizlenirler ve oralarda avlanırlarmış. Ele geçirilen vampirler kelleleri kesildikten sonra bir çuvala konup denize atılırmış.”


BİLİM AÇISINDAN VAMPİR
Kaliforniya Üniversitesi araştırmacılarından kimya profesörü Wayne Tikkanen’in yaptığı araştırmaya göre vampirliğin asıl sebebinin Porfiria hastalığı olduğu tespit edilmiştir. 1700’lü yıllarda hastalık hakkında bilgisi olmayan Avrupalılar, hastaları vampir olarak niteleyerek lanetlemekteydiler. Bir çeşit kan zehirlenmesi olan Porfirya hastalığının ilerlemesiyle derinin kızılötesi ışınlara karşı zayıfladığı ve bu nedenle karardığını açıklayan Tikkanen, “Hastada anormal kıllanma görülür. Dudaklar kuruyup çekildiği için dişler ortaya çıkar. Hasta çok acı çeker. Sonunda çıldırır.” diyerek hastalığı açıklamıştır. Bu hastaların derilerinin hassaslığı nedeniyle sadece geceleri çıkabildiklerini ve tedavi amacıylada hayvan kanı içtiklerini belirten Tikkanen “Hikayelerde vampirlerin neden gece dışarı çıkıp kan içtiklerinin yanıtı işte bu.” demiştir.
Ancak diğer bilimsel kaynaklar, porfiria hastalığının vampir efsanesini doğuruğu iddiasına şüpheyle yaklaşmaktadır. Porfiria hastalığı ve vampirlik Türkçe
Hastalıkla anlatılan efsaneler arasındaki bazı uyuşmazlıklar vardır. Öncelikle portifia'nın birçok çeşidi bulunmaktadır va bunlardan sadece en az rastlananı deri bozukluklarına yol açmaktadır. Ki bu bozukluklar sadece diş etinin çekilmesi değildir,yüz derisinde çatlamalar, burnun veya parmakların düşmesi gibi belirtiler de vardır. Orta çağda mezarlıklarından çıkarılan kişilerin bu kadar aşırı görüntü bozukluklarına sahip olduklarından bahsedilmemiştir. Ayrıca bu güne kadar kayıtlı olan 200 hastalık vakası vardır, ki bu da böylesine büyük bir efsaneye yol açabilecek büyüklükte bir sayı değildir.

VAMPİRLER HAKKINDA BİLİNEN 17 ŞAŞIRTICI BİLGİ

1-) ''Vampir'' kavramını ilk ortaya atan Babil halkıdır.

2-)En eski vampir kemikleri Prag'da bulundu.

3-)Öldükten sonra şişmiş veya kırmızı renkte oluyorlardı.

4-)Yeryüzüne dönmemesi için yüz üstü gömülürlerdi.

5-)Vampirler mezardan çıkarılır sonra da vücudu delik deşik edilirdi.
6-)Vampirlerin kalbi sökülürdü.

7-)Yeniden gömülen vampirin göğsüne kazık saplanırdı.

8-)Mezarının başına belli olsun diye bir haç konurdu.

9-)Vampir tarafından ısırılan biri onun külünü içmek zorunda bırakılırdı.

10-)Vampirler yaşarken çürümeye başlarlardı.

11-)Kafa kemiklerinde derin izler bulundu.

12-)Vampirlerin ''Porfiria'' hastalığı taşıdığına inanılır.

13-)Vlad Tepeş ; "Kazıklı Voyvoda veya III. Vlad olarak da bilinirdi."

14-) Elizabeth Bathory ;"Bathory'nin eline hizmetçilerinden birini dövdükten sonra kan bulaştı. Baktığında ellerini gerilmiş olarak gördü. Bunun kendisini gençleştirdiğine iyice inanan Bathory bunu kendine adet edindi. Tarihi kaynaklar tam doğrulamasa da altı yüzü geçkin bakire kızın ellerinden astırıp kanlarıyla banyo yaptığı söylenir."
15-)Dracula filmi vampir efsanesinin baş yapıtlarından

16-)Kan emen, kan emilenden daha çok acı çekerdi!

17-)Vampirler halen aramızda olabilir...


"vampirlerle ilgili"VİDEO

https://www.youtube.com/watch?v=66eaiR1m_EM

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder